2024 yılının Batı Akdenizli ihracatçılar için zor bir yıl olduğunu söyleyen Mirza Çavuşoğlu, “2024 yılında 2 milyar 850 milyon dolar gibi ihracat rakamlarına ulaşmayı hedefliyorduk. Yıl başlayınca ilk 3 ay içindeki gidişat hedeflerimizden uzaklaştığımızı gösterdi bu yüzden ihracat hacmini arttırmak yeni pazarlar bulmak için bir yıl içinde dünyanın etrafını yaklaşık olarak 5 kez dolaştık ve yaklaşık yüzde ‘1 lik bir kayıpla 2024’ü böylece kapatabildik” dedi.
En çok yaş sebze meyve ihraç edildi, en çok Almanya ve Çin’e ihraç yapıldı
Yaş sebze meyve Batı Akdeniz ihracatında ilk sırayı alırken, bunu maden ve doğal taş ile ağaç ve kimyevi maddeler takip etti. En fazla ihracat yapılan ülkelerse sırasıyla Almanya, Çin, Rusya ve ABD oldu. Çavuşoğlu özellikle ABD ile yapılan ihracatta son beş altı yılda ilerleme kaydedildiği bilgisini verdi.
Dolar 45 TL bandına gelmedikçe rekabet edemeyiz
Çavuşoğlu ihracat rakamlarında karşılaştıkları düşüşü finansmana erişim zorluğu, döviz baskılanması ve maliyetlerin artışıyla açıkladı. Baskılanan döviz nedeniyle rekabet avantajlarımızı kaybetmek üzereyiz ki bazı sektörlerde kaybedildiğini söyleyen Çavuşoğlu “Dolar için bu yıl sonu 45 TL seviyelerini düşünürken 35 TL seviyelerde kaldık. Geçen seneye bakarsak 60 TL konuşmamız gerekiyordu bir nebze olsun rahatlatmak için. 45 – 4 TL 6 bantlarında doların, 48 – 50 TL bantlarında euro rekabet için gerekli. Dolar euro paritede de problem yaşıyoruz. İlk sırada Almanya, Avrupa Birliği ihracatımızda ön planda ve Eurodaki aşırı baskılanma rakamlarımızı ve ihracatımızı çok ciddi etkiliyor.” Dedi
Fabrikalar, üretim Mısır’a kayıyor
Çavuşoğlu üretim maliyetlerinin de artışı nedeniyle üretimin yurtdışına kaçtığını özellikle Mısır’ın bu anlamda Türkiye’den üretim çeken ülkeler arasında ilk sırada olduğunu, Akdeniz’de de özellikle tarım alanında girişimcilerin Mısır’da üretim yapmaya doğru bir eğilim gösterdiği gözlemini aktardı.
Konkordato ilanları artacak gibi görünüyor
Türkiye’de 1723 firmanın bu yıl konkordato ilan ettiğini bunun 223 tanesinin , yaklaşık yüzde 13’ünden fazlasının Batı Akdeniz bölgesinde olduğu bilgisini veren Çavuşoğlu “ Bu sene bankaların gayrimenkul satış senesi olacak gibi görünüyor. Konkordatolar maalesef devam edecek. Bu rakamlar içinde konkordato başvurusu yapanlar, başvurusu değerlendirme aşamasında olanlar ve reddedilenlerin olmadığını göz önünde bulundurmak gerekiyor” dedi.
ihracatta yüzde 99.7 üzerinde kalıntısız ürün gönderiyoruz
2023 yılında 850 milyon dolarlık rekor seviyede yaş sebze meyve ihracatının 850 milyon dolarla rekor seviyeye ulaştığını kaydeden Çavuşoğlu “Ne yazık ki bu sene bu rakamlara ulaşılamadı, hatta yüzde 6’yı aşan bir düşüş gerçekleşti ancak bunun sebebi gümrükten pestisit kalıntısı nedeniyle dönen tırlar değil, Rakamların düşüşü kurlardaki politika ve maliyetlerin altından kalkamayışımız. Tedbir alamazsak çok daha kayıplar yaşayacağız” dedi.
Çavuşoğlu, Türkiye’de yaş sebze ve meyve ihracatında pestisit kalıntısı nedeniyle geri dönen tırlarla ilgili “Bazı kişiler ‘Bu kadar ihracatın içinde bu kadar tırın dönmesi çok normal’ yorumunu yapıyor. Bu yorum yanlış. ‘Biz çok kötü durumdayız’ yorumu yapanlar var, bu da yanlış. Bir tane tır bile geri dönse problem problemdir. Sıkıntılı bir durumdur. Şunu da çok iyi biliyoruz; yaptığımız ihracatlarda yüzde 99.7 üzerinde kalıntısız ürün gönderiyoruz. Geçtiğimiz iki yıl kalıntı nedeniyle dönüşler, binde 3 seviyelerindeyken binde 2 ve 3 arasına düşmüş durumda. 2023 yılında Türkiye 152 tane bildirim almışken 2024 yılında bu rakam 137’ye düştü. 2021 yılında 340 bildirim almışız. Aslına bakarsanız her sene çok ciddi düzelmeler görüyoruz. Bir yılda 2 yılda olacak değiliz. Bölgemiz çok mücadele ediyor” değerlendirmesini yaptı.
Gümrükten dönen pestisitli ürün iç piyasaya verilmiyor. Çavuşoğlu, gümrükten pestisit kalıntısı nedeniyle geçemeyen yaş sebze ve meyvelerin iç piyasaya verilmediğini şu sözlerle savundu.
“Sizleri şu konuda gerçekten nasıl ikna edeceğimi bilmiyorum eğer dönen tırlarda kalıntı varsa mümkün değil yurtiçine girmiyor. Buna inanmanızı isterim her zaman yüz yüze bakıyoruz hepimizin çoluğu çocuğu yiyor. Dönen ihracat tırlarında inanılmaz bir ithalat rejimi uygulaması gerçekleşiyor. Normal ithalat rejiminde bu kadar sıkı uygulamalar yapıldığını bilmiyorum tamamından analiz alıyor çok zaman kaybediliyor. Kalıntı miktarı mevzuatımıza uygun miktarlarsa gümrük müdahale edip tırı serbest bırakıyor. Tır hızlı bir şekilde farklı bir ülkeye ya da kendi ihracat ülkesine devam ediyor. Bunun iç piyasaya sürülmesi maliyet açısından da akıllıca değildir” dedi.
3. ülkeye gönderilemeyen ürün imha ediliyor
Çavuşoğlu ürünlerde pestisit kalıntısı çıkması halinde izlenen yolu “Kalıntı çıktığında bizim mevzuatımıza uygun değilse pestisit oranı, tır ve ürünler orada bloke ediliyor. Ülkeye girişi engelleniyor. Burada birinci seçenek, kalıntı oranı mevzuatına uygun 3. ülkeye ihracat oluyor. Bu ülke bulunamazsa direkt imha ediliyor” sözleriyle açıkladı. Çavuşoğlu, ihracatçının bu kaybı yaşamamak adına ürünü pek çok kez laboratuvarda analize götürdüğünü, her üründen numune aldırdığını savunarak Tarım ve Orman Bakanlığı’na ürünlerin tarlada, üretim yerinde daha sıkı denetlenmesi konusunda çağrıda bulundu.
Gümrükten dönen tırların yarısının sebebi Bulgaristan’ın keyfi uygulaması
Çavuşoğlu, ihracattan dönen tırların pestisit kalıntısı kadar, Bulgaristan Kapıkule sınırında Bulgaristan devlet otoritesinin boşluğundan kaynaklı bir takım çıkar gruplarının illegal gelir elde etmeye yönelik keyfi uygulamalardan kaynaklandığını savundu. “Dönen tırların yarısı pestisitten ise yarısı bu keyfi uygulamalar nedeniyle bekletilmekten bozulan ürünler nedeniyle” dedi.
Bulgaristan’a alternatif yeni Avrupa’ya giriş kapısı: Köstence Limanı
Kapıkule’nin dünyadaki en büyük 3. Sınır kapılarından biri olduğunun altını çizen Çavuşoğlu, “1 günde bizim tır geçişi bakımından ulaşabildiğimiz maksimum rakam 1450 oldu. Kapasitemiz bu kadar. Biz kapı sayısını arttırmanın yollarını aradık. Keyfi uygulamaları aşmak, beklemeler nedeniyle ürün bozulmaları nedeniyle oluşan zararların önüne geçmek ve ihracat kapasitesini de arttırmak için yeni kapılar açmak için Romanya’yı, Yunanistan’ı, İtalya’yı gündemimize aldık. Bunlardan en uygulanabilir olanının Romanya Köstence Limanı olduğunu tespit ettik. Liman işletemcisi ile görüşmelerimizi gerçekleştirdik. Onlar da girişime sıcak baktı. Haftada bir gemi ile başladık. Bizim bundan sonraki adımımız buraya akredite bir laboratuvar sağlamak olacak. Laboratuvardan sonra da hedefimiz bu limana 300 tır göndermek” dedi
Kamuoyu baskısı madenciliğe zarar veriyor iddiası
Birlik yönetim kurulu üyesi ve madenci Mustafa Küçükyaman da toplantıda Batı Akdeniz ihracatında yaş sebze meyve ihracatıyla yarışan önemli bir sektör olan doğal taş ve madencilikle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Doğal taş ve maden üretim ve ihracat rakamlarında düşüş kaydedildiğini, 2014 yılında ruhsat talebi 3500 iken, 2024 yılında verilen ruhsat sayısının 15 bine düştüğünü söyleyen Küçükyaman, ‘ormanlar madene açılıyor, madenler çevreye zarar veriyor’ söylemiyle oluşan kamuoyu baskısı nedeniyle, yasal olan başvurularda bile kamu otoritelerinin onay imzası atmaktan çekindiğini öne sürdü.