Uysal'ın açıklamaları şöyle:
"Her durumda haklı kronik pişkinler"
Türkiye’miz çalışanlarına açlık sınırında asgari ücret açıklamak zorunda kalan bir ekonomiye sürüklendi. Yine de kafasını lüks jipinin camından çıkarıp “çalışanları enflasyona ezdirmedik” diyebilen kronik pişkinler yönetiyor ülkeyi. Bunlar her durumda haklılar. Kişi başına düşen milli gelirde bastırılmış iyimser kurlarla Dünyada 64. sıradayız. Trinidad ve Tobago’nun, Panama’nın, Kosta Rika’nın gerisindeyiz. Çeyrek asır önce de sıramız aşağı yukarı aynıydı. Gelir dağılımı adaleti çeyrek asır önceye göre şimdi çok daha bozuk, hatta vahim vaziyette. 255 milyar dolar ihracatımız, 361 milyar dolar ithalatımız var. Pişkinlere ve TV’lerine sorsan dünyada en ön sıralardayız.
"Kronik pişkinler İsrail karşıtlığını da kimseye bırakmazlar"
Suriye’de iç savaş öncesi devlet başkanları ailecek birlikte tatil yapıyordu, futbol takımlarımız maç yapıyordu. Türkiye ve Suriye’nin birleşip tek devlet olması gerektiğini iddia edenler bile vardı. Türkiye’nin neredeyse her dediğini yapan, toprak bütünlüğü olan bir merkezi hükümet vardı. Pişkinler “Esad”a büyük muhabbet besliyorlardı. Şimdi güney Suriye adeta canavarlaşan İsrail’in eline geçti, “Siyon”da ilerliyorlar. Suriye’nin üçte birini, kısmen sınırımızı PKK kontrol ediyor. Milyonlarca sığınmacı geri dönmek istemiyor. Dünya, Suriye’de olmuş ve olacakların sorumluluğunu çoktan Türkiye’ye yıktı bile, ancak kaymağı yiyen İsrail. Dışişleri bürokrasimizin, silahlı kuvvetlerimizin, istihbarat birimlerimizin emeklerine yazık. Öngörüsüz AKP hükümetinin iç savaşı körükleyen mezhepçi politikalarının ceremesini azaltmak için çırpınıyorlar. Pişkinlere sorsan bu faaliyetleri kendileri yönetiyorlar, ülke olarak zafer kazanıyoruz, şahlanıyoruz. Şam’a doğru ilerleyen ve rejimi yıkan örgütler üzerinden ülkemize heyecan pompalıyorlar. Oysa kazanan ve bayram yapan İsrail. Dara’ya yürüdü, Deyrizor’a doğru yöneldi. Kronik pişkinler sorsan İsrail karşıtlığını da kimseye bırakmazlar, oy deposundan vazgeçmezler. Şeklen de olsa İsrail’e verip veriştirmeleri gerekiyor. Bunlar başka bir ülkede olsa insan bakar da manzaraya kahkahayla güler. Kendi vatanımıza bakınca gülünecek durum ağlanacak bir hal alıyor. Allah sonumuzu hayretsin demekten başka çare yok.
"Tarih hükmünü verdi mühürlemesi yakındır"
Kıbrıs Barış Harekatı'ndan sonra Amerika’nın silah ambargosu koyması üzerine bir devlet projesi olarak başlatılan, o günden beri bütün hükümetlerin emeği olan, halkımızın vergileriyle finanse ettiği savunma sanayi ürünlerimiz olmasa moral bulabileceğimiz bir alan neredeyse yok. Kronik pişkinlere sorsan bu projeler hep damadın projeleri, buzdolabı bile onlar zamanında geldi. Şartlar zorlu olsa da Hakkari’den Edirne’ye, Artvin’den Muğla’ya Türk milleti en zor durumda dahi silkinip ayağa kalkacaktır, bundan hiç şüphe duymuyorum. Tarih hükmünü verdi, mühürlemesi yakındır.