Türkiye'de turizmin duayen isimlerinden Hüseyin Baraner Türkiye ve dünya turizmiyle ilgili 2025 öngörülerini açıkladı. Baraner, Avrupa'da ekonomik belirsizliklerle artan tatil seyahati talebi arasında çelişki olduğunu söyledi. Baraner " "Ukrayna, Gazze ve Suriye’deki savaşlar, dünya halklarını derinden etkiliyor ve tedirgin ediyor; buna rağmen turizm sektöründe beklenmedik bir hareketlilik gözlemleniyor. Bu da artık insanların yaşanan genel pahalılık ve siyasi-kültürel gerginliklerden dolayı sosyalleşmeyi azalttıklarını ve ancak sevdikleriyle, arkadaşları, dostları ve aileleri ile yaptıkları tatil seyahatlerinde huzuru yakaladıklarını bize gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu
Trump Ukrayna savaşını durdurursa bölgemiz için güçlenme fırsatı doğar
Dünya turizm otoriteleri ve önemli bankaların, küresel sektörde yaklaşık %7’lik bir büyüme beklediğini aktaran Baraner, " Türkiye, Körfez ülkeleri ve Suudi Arabistan gibi turizmde büyük hedefleri olan bazı ülkeler için büyüme oranları iki haneli olarak veriliyor. Ancak bu durum, derin ekonomik durgunluk ve güçlü bireysel tasarruf eğilimi ile çatışma potansiyeli taşıyor. Özellikle Almanya, Fransa, Rusya, Çin gibi ülkelerdeki ekonomik zorlukların nasıl yönetileceği kritik bir öneme sahip. Piyasalar Donald Trump'ı bekliyor; mevcut durum oldukça belirsiz. Eğer Donald Trump, gerçekten söylediği gibi Ukrayna Savaşı’nı durdurur ve Orta Doğu’yu sakinleştirici adımlar atarsa, 2025 yılı bizim bölgemizde yeniden güçlenme ve yeni bir atak için bir fırsat olabilir. " yorumunu yaptı.
Ortadoğu'daki gelişmeler ve turizm
Ortadoğu'da yaşanan son gelişmelerin turizme 2025'teki olası etkileri hakkındaysa Baraner, turizmin Anadolu'ya yayılabileceğini, dünya turizm haritasında Mezopotamya'nın önemli bir destinasyon merkezi olma potansiyeli kazanabileceğini söyledi.
Alman turistin gelecekteki turizm tüketim davranışıyla ilgili Baraner, Almanların Suriyeli mülteciler, Ukrayna - Rusya Savaşı'ndan olumsuz etkiendiği, gelecek korukalır, ekonomik sorunların, Rusya'nın nükleer silah tehditlerinin toplumda kaygı yarattığını, insanların konfor alanlarına bu kaygıların etkisiyle daha fazla kaçtığını ve parası olanın daha yoğun bir şekilde turistik tüketime yöneldiği yorumunu yaptı.
Alman toplumunda kültürel ve demografik bakımından iki büyük tüketici grubunun hızla baskın hale geldiğinin altını çizen Baraner "84 milyon nüfusun 24 milyonu yabancı kökenli ve bu grup yeni Almanlar genellikle uzun saatler çalışarak kendi işlerini kurarak , esnaflık ve küçük işletmelere yöneldiler Almanya’daki esnafların yüzde sekseni yabancı kökenli. Kobi işletmelerinde şirket sahibi olarak oranları her gün artıyor . Yaşlanan Almanlar şirketlerini daha genç ve çalışmak isteyen yabancı kökenlilere devrediyor . Bu kitle arasında "çok çalışıp, çok kazanıp, iyi tatil yapma" geleneği belirgin bir şekilde artış göstermeye başladı.2024 yılında tabancı kökenli Almanların Türkiyenin en pahalı otellerindeki konaklama oranı diğer Almanların 5 katı daha fazla olarak gerçekleşti; Bu profil için kültürel ve yaşam tarzı anlamında Türkiye çok yakın ve cazip bir tatil destinasyonu potansiyeli olarak kabul görüyor" dedi.
Alman Bestagerler en büyük müşteri grubu olacak
Alman nüfusunun hızla yaşlandığına işaret eden Baraner "Almanya’da şu an 30 milyon kişi 60 yaş üzerinde ve gelecek on yıl içersinde 27 milyon Alman 67 yaşı üzeri olacak ve @BESTAGER adı altında tüm sektörler için devasa bir yeni tüketici ordusu oluşuyor; bir çok ürün artık 60 yaş üstü tüketiciler için yeniden dizayn ediliyor "Bestager" veya 60 yaş üstü Almanların Türkiye’ye olan ilgisi de giderek artmaktadır. Özellikle kış aylarında ki Türkiye’nin 1000’in üzerindeki Wellness ve fitness yatırımları bu profili ülkemize çekebilmemiz için en güçlü tarafımız ve niteliğimizdir Almanya’da hızla başlayan ve yayılan (Longevity) uzun yaşam akımına da cevap verebilecek altyapı yatırımlarının çoğu Türkiye’de bulunmaktadır Bu iki grup, tatil alışkanlıklarını ve gelecekteki Alman turist profilini önemli ölçüde şekillendirecektir." bilgisini vererek, yatırımcıların dikkatini çekti.
Sektör olarak proaktif hareket etmeliyiz.
Türkiye'nin Almanya'dan 10 milyon turist çekme potansiyeli olduğunu iddia eden Baraner, bunun için sadece turizm fuarlarına katılmanın yetmediğini Almanya'daki sivil toplum kuruluşlarıyal da ilişkilerin güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. Baraner, Türkiye-Almanya Turizm Çalıştayı gibi geniş katılımlı şura düzenleyerek yeni gelişimlere ve müşteri profillerine kurumsal çağrı yapılması, siyasiler, sosyologlar, belediye başkanları ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle ortak çalışmalar yapılması çağrısında bulundu.
Türkiye 2025'te pek çok rakibinden daha pahalı paketler sahip ancak kabul görüyor
Almanlar'ın 2025'te tatil seyahatlari için 85 milyon euro harcayacağı öngörüsü bulunduğunu söyleyen Baraner, Türkiye'nin bu pastadan 7 milyarlık euro alabileceğini savunuyor. Baraner "9 bin Alman seyahat acentesinde çalışan 44 bin satış elemanlarının çoğunun favori ülkesi Türkiye : Bakanlık çok iyi çalışıyor , otelcilerimiz anında her türlü soruya cevap veriyor , Incoming şirketlerimiz çok donanımlı dolayısıyla satış elemanları Türkiye’deki satışlardan memnun. (Müşteri sayısı artmasada pahalı paketlerin komisyon oranı oldukça tatminkar ) Tabii Türkiye’nin yüksek fiyatlarını şikayet edenler de var. Ancak Paket turlar, 5 yıl öncesine göre yüzde 40-50 daha pahalı olmasına rağmen yoğun bir şekilde kabul görmekte. Türkiye 2025 yılının bir çok tarihinde Mauritius Adaları’ndan, Miami’den, İspanya’dan, Dubai’den daha pahalı paketlere sahip, ancak otellerimiz bu fiyatların hakkını veriyor bu yolda devam etmek Türkiye’nin çıkarınadır." değerlendirmesinde bulunuyor
Avrupa'da pazarlama ve satış çeşitliliğini de yaratmamız lazım
Her zaman vurguluyorum ki Türkiye, Almanya'dan her yıl on milyon Alman turisti getirme potansiyeline sahiptir; yedi milyon yaz aylarında, üç milyon da kış aylarında. Bu bağlamda, Almanya ile ilişkileri yalnızca Türkiye'deki ürün çeşitliliğini değiştirmekle değil, Avrupa genelinde pazarlama ve satış çeşitliliğini de artırmak zorundayız. Türkiye'nin, farklı dinamiklerle pazarlanması için ilişki kurulması gerekmektedir. Alman toplumunun kültürel ve geleneksel zenginliği, kültürlere merakı, spor tutkusu, wellness-fitness heyecanı ve sayısız hobileri tatil alışkanlıklarını şekillendirecek temel unsurlardan biridir. İşte tam da bu düşünce için Almanya ile ilişkileri yalnızca Türkiye'deki ürün çeşitliliğini değiştirmek değil, Avrupa'da pazarlama ve satış çeşitliliğini de yaratmamız lazım. Türkiye'nin pazarlanması için farklı dinamiklerle ilişki kurmamız gerekir. Alman toplumu, kültürel ve geleneksel olarak çok çeşitli ve zengin boş zaman alışkanlıklarına ve hobilerine sahip bir toplumdur. Milyonlarca insan spor yapıyor ve derneklerde birçok konuda aktif bir şekilde yer alıyor. Bunun dışında doğa turları, antik kentlere yürüyüşler ve büyük müzik festivalleri (Schlager), Almanların çok önemsediği ve para harcadığı konulardır. Bunları da Türkiye'nin çok daha yakından takip edip ürün halinde Almanya'da sunması gerekiyor.
FTI iflasından sonra 2025 operatörleri için Türkiye pazar paylaşım yılı olacak
Türk kökenli tur operatörlerinin 2025'i donanımlı ve büyük kapasitelerle karşıladığını belirten Baraner. "ANEX Grubu, Ferientouristik/CORAL ve Bentour çok ciddi bir altyapı oluşturdular ve pazar payları giderek artıyor. Eğer beklenmedik bir olumsuz olay olmazsa, üçüncü de 2025 sezonunda ciddi bir şekilde kapasite artıracaklar ve Alman pazarında büyüyecekler. Bu durum, tabii ki diğer tur operatörlerini Türkiye pazar payını kaybetmemek için daha çok kamçılıyor. Hiçbir tur operatörü Türkiye'deki payını kaybetmek istemiyor. FTI gibi yüksek kapasiteyle Türkiye'de çalışan bir tur operatörünün iflas etmesinin ardından, 2025 tur operatörleri arasında Türkiye pazar paylaşım yılı olacak; zira para Türkiye'de kazanılıyor, diğer destinasyonların hiçbirinde Türkiye kadar yüksek rant yok. Türkiye pazar payı azalan büyük tur operatörlerinin bütçeleri altüst olur; bu anlamda tüm tur operatörleri için Türkiye, en önemli destinasyonlardan biri ve hayati değer taşıyan bir destinasyon statüsündedir." dedi.
Hüseyin Baraner kimdir?
957 yılında Türkiye'de doğan Hüseyin Baraner, Türkiye'de turizmin öncülerinden biri olarak kabul ediliyor ve aynı zamanda Tayland, Küba, Fas ve Umman'da da turizmin gelişmesine katkıda bulunmuştu. Öger Tours'un eski icra kurulu üyesi ve uzun yıllar TUI AG yurtdışı danışmanı olarak görev yapan Baraner artık 3 bin seyahat acentesinden oluşan RTK’nın yurt dışındaki destinasyonlar arasında daha yoğun bir işbirliğini sağlayacak.