Lahey’de başlayıp Hollanda’nın tüm önemli şehirlerinde açılan bir sergi var. Şu sıralar Amsterdam’da devam eden sergi 12 kadın fotoğrafından oluşuyor. Erkek şiddetinin hayattan kopardığı 12 kadın.
Museumplein, Amsterdam’ın ünlü ve önemli meydanlarından biri. Amsterdam’a gelen herkesin yolunun düştüğü büyük bir çimenlik. Kuzeyi ve batısında ünlü müzeler, güneyinde tarihi konser salonu The Royal Concertgebouw, doğusunda yine müzelik binalarla yer alıyor. Bugünlerde bu meydanın tam ortasında 12 kadın fotoğrafının yer aldığı bir sergi var. Bakışlarıyla ışık saçan, artık yaşamayan 12 kadının fotoğrafı. Erkek eşleri (partner) tarafından öldürülen 12 kadın.
Sergi 5 Eylül Salı günü açıldı. 17 Eylüle kadar açık kalacak. Açılışa tesadüfen ben de katıldım. Yüzler hüzünlü, konuşmalar dram vurgulu, acı yüklüydü. Stichting Open Mind’ın (Açık Fikir Vakfı) düzenlediği sergi, FEMICIDE (Kadın Cinayetleri) adını taşıyor. Hollanda’daki kadın cinayetlerine dikkati çekmek ve önlemek, sağlıksız ilişkiler konusunda kişileri bilinçlendirmek amacıyla, ülke genelinde gezici olarak düzenlenen bir sergi. Geçen yıl Lahey’de başlatılmış.
Kırmızı bayraklara dikkat!
Konuşmalarda, Hollanda’da 8 günde bir kadın cinayetini işlendiğini tahmin edildiği, kadın cinayetini ‘‘en öngörülebilir cinayet’’ olarak nitelendiriyor çünkü bu cinayetten önce genellikle ‘‘özel terör’’ denilen bir dönemin olduğu, sinyallerin daha erken fark edilebilmesi için konuya daha fazla önem verilmesi gerektiği, ‘‘kırmızı bayraklar’’ farkındalık kampanyasının bu açıdan önemli olduğu belirtildi.
Open Mind;dan Guusje Veenhoven, bu kırmızı bayrakların farkındalık kampanyasının önemli bir parçası olduğunu söyledi, ;Bunlar kadınlar için olduğu kadar dışarıdakiler ve otoriteler için de bir ilişkinin sağlıksız olduğunu anlamanızı sağlayan sinyallerdir. Fiziksel şiddetin yanı sıra duygusal istismar, manipülasyon, ısrarla takip veya ilişkinin sona ermesi halinde intiharla tehdit edilmesi de belirtiler arasındadır’’ dedi.
Herkes için uyarılar var
Sergideki panellerin bir tarafında tarafından kadınların fotoğrafları, diğer tarafında onların anlatılan ilgi çekici hikayeler yer alıyor: Kurbanların nasıl şiddet yanlısı bir adamın pençesine düştüğü ve bu zehirli ilişkinin nasıl ölümlerine yol açtığı.
Ayrıca toplumsal cinsiyete dayalı şiddetle nasıl başa çıkılacağına dair ipuçlarını da anlatılıyor. Mağdurların, olay yerinde bulunanların ve profesyonellerin yanı sıra faillere de yönelik tavsiyeler var: ‘‘Saldırganlığınızı örneğin doktorunuzla, ailenizle veya uzmanınızla tartışın. Saldırganlık hiçbir şeyi çözmez, yalnızca sorunları daha da kötüleştirir’’ yazıyor.
Toplumun tamamına da şöyle sesleniliyor: ‘‘Çocuklara kadınların erkeklerle eşit olduğunu öğretin. Şiddeti asla küçümsemeyin, ciddiye alın ve harekete geçin.’’
Acılar dinmiyor silinmiyor
Açılıştaki atmosfer duygu yüklüydü. Resmedilen kadınların yakınları için, o ölümcül gün yıllar önce yaşanmış olsa da, acı tazeydei. 2013 yılında öldürülen Nalin'in(30) babası Jaap Damman “İlişki sona erdikten sonra bile adam, onu öldürene kadar şiddet uygulamaya devam etti. Daha önce ;kırmızı bayraklar; diye bir şey duymamıştık. Gitmene asla izinvermiyor. Katil bir dövme gibi kafanızın içinde” diye dile getirdi bun durumu...
Wanda Beemsterboer, 2006 yılında erkek arkadaşı tarafından 36 bıçak darbesiyle öldürülen kızı Nadine'nin cinayetinin tüyler ürpertici hikayesini anlattı: ‘‘O zamanlar Amsterdam'da okuyordu ve bir erkek arkadaş edindikten sonra çevresinden giderek soyutlanmaya başladı. Henüz 20 yaşındaydı. ‘Kırmızı bayrakları’ fark etmedik, aksi takdirde daha dikkatli olurduk.
mustaydn@gmail.com