Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye Tohumcular Birliği tarafından bu yıl Antalya'da 8'incisi düzenlenen 'Uluslararası Tohumculuk Kongresi'ne katıldı. Türkiye tohumculuk sektörüyle gurur duyduğunu, en az savunma sanayii kadar önemli olduğunu dile getiren Bakan Yumaklı, dünya nüfus artışı ve gıda arz güvenliğinin kritik önemine değinerek, “İşte bu güvenliğin teminatı tohum için bakanlık olarak önemli politikalar oluşturduk, oluşturmaya da devam edeceğiz. Tarımsal üretimin sürekliliği ve geleceğini korumak adına tohumculuk sektörümüze yönelik politikalarımızı hep ön planda tuttuğumuzun tekrar altını çizmek istiyorum. Özellikle son 22 yılda birçok alanda destekler sağladık, devam edeceğiz. Bu yaptığımız çalışmalarla yurt içerisinde tohumun bizim için seviyesi düşük olanlarda özellikle bu yeterliliği artırma adına yetersiz türlerde üretimi artırdık. Verim ve kalite açısından da en gelişmiş standartları yakalamaya çalıştık. Özellikle iklim değişiklikleri ve uyumsal tohumlar başta olmak üzere kuraklığa, tuzluluğa düşük ya da yüksek sıcaklığa, aşırı yağışlar gibi dış koşullara uygun ıslah programları da gerçekleştirdik" dedi.

100 TOHUMDAN 97'Sİ TÜRKİYE'DE ÜRETİLİYOR

Kuraklık çalışmalarına yönelik bakanlığın dünya üçüncüsü özelliğine sahip bir enstitüsü olduğunu kaydeden Bakan Yumaklı, “Burada şu ana kadar 79 çeşit tohum tescil edilmiş durumda. Sektör için çok önemli bir kazanım. Üretimde de yüzde 21 artış sağlanmış durumda. Türkiye'de üretilen, daha doğrusu kullanılan her 100 kilogramlık tohumun 97 kilogramı yurt içerisinde üretilir hale geldi. Bu sayede son 22 yılda tohumluk üretimimiz 145 tondan 9 kat artışla 1,3 milyon tona çıkmış oldu. Bu tohumları sektörümüz başarıyla 117 ülkeye ihraç etti ve yaklaşık 500 milyon dolara yakın ülke ekonomisine katkı sağlamış oldu. Ben bu başarıdan dolayı bütün üreticilerimizi, sektörümüzün bütün paydaşlarını canıgönülden tebrik ediyorum. Salon biraz sessiz, biraz hareketlendirelim. Alkışlasın sektör kendisini, çünkü bu gurur duyulacak bir şey. Buradan bütün Türkiye'ye, bütün dünyaya sesi duyulmuş olsun" diyerek, sektör temsilcilerinin kendilerini güçlü şekilde alkışlamasını istedi.

'HAZMEDEMİYORUM'

Bu sektörün sessiz sedasız yaptığı işlerin ülke ve insanı, hatta dünyadaki gıda arz güvenliği için çok önemli olduğuna değinen Bakan Yumaklı, “Çok önemli, bu sektörün haksızca eleştirildiğini ya da gelmiş olduğu nokta itibarıyla bu önemli başarıların gizlenmesini açıkçası bu ülkenin tarımsal üretiminden sorumlu bakanı olarak hazmedemiyorum" dedi.

TİGEM ile özel sektör tohumcuları arasında firmalarla birlikte yerli ve milli tohumculuğu geliştirmek üzere ülkemizin ihtiyacı olan tohumluklarda ortak üretim modeli başlatılacağını da açıklayan Bakan Yumaklı, bu modelde TİGEM'in geniş arazi gücü, makine ekipman parkı ve tecrübesini özel sektörün dinamizmiyle birleştirmek istediklerini söyledi.

İLK YERLİ ŞEKER PANCARI TOHUMU

Antalya Büyükşehir Belediyesi COP31’e ev sahipliği yapmaya aday Antalya Büyükşehir Belediyesi COP31’e ev sahipliği yapmaya aday

Türkiye'nin çok önemli bir şeker pancarı üreticisi olduğuna dikkati çeken Bakan Yumaklı, “Ancak bu konuda yerli milli tohumlarımız yoktu. Yerli milli tohum üretme adına sürdürülen çalışmalar meyvesini verdi ve Türk Şeker'in bu konudaki çalışmaları hasat ve harmana kadar geldi. Özellikle Türk Şeker 2023 ve Türk Şeker 2053 ülkemizin ilk milli ve yerli şeker pancarı tohumu olarak tescil edildi. Sonuçlar da iyi. İnşallah 2025 yılı üretimleri de üreticimizin hizmetine sunmuş olacağız. Bu da şimdiden hayırlı olsun" dedi.

Bakanlığın sektöre verdiği destekleri anlatan, 2025 yılında ihtiyaç duyulan bütün mevzuatları, bütün yasal düzenlemeleri sektörle istişare ederek hayata geçireceklerinden bahseden Bakan Yumaklı, sektöre yönelik eleştirilere ilişkin şunları söyledi:

“Bir söz vardır, 'Yalan dörtnala gider, hakikat ise adım adım. Ama günün sonunda hakikat, vaktinden önce ulaşacağı menzile ulaşır.' Tohum konusunda zaman zaman dozajı da artırarak Türkiye'nin tohumculukta İsrail'e bağımlı olduğu yönünde birtakım tezviratlar yapılıyor. Biz bu konuyu farklı platformlarda, farklı vesilelerle açıklığa kavuşturuyoruz. Ancak buradan tekrar bu haksız tezviratı açıklığa kavuşturmak istiyorum. Biz İsrail'den bir adet bile tohum almıyoruz. Bu konuyu bırakın siyasi mülahazaları, tohumculuk sektörümüzün töhmet altında bırakılması pahasına yapılan bu yorumları sektör adına bir bakan olarak hiçbir şekilde kabul etmediğimi huzurlarınızda tekraren ifade etmek istiyorum. Şu anda bütün dünyadan bağlantılarımız kopsa bile ülkemizin gıda arz güvenliğine etki edecek tohumculuk anlamında hiçbir sorun yoktur, olmayacaktır. Bir kez daha tekrar edelim yüksek sesle; Türkiye, tohum konusunda kendine yeten ve tohum ihraç eden bir ülkedir. Dünyada tohumculuk konusunda artık otorite olarak kabul edilen bir ülkedir. Bu ülkenin pırıl pırıl gençleri, pırıl pırıl mühendisleri, pırıl pırıl insanları, firmaları bu sektörü geliştirmek için gecesini gündüzüne katmaktadır. Bu babayiğitler olduğu sürece bizim ne İsrail'e ne de başka herhangi bir ülkeye ihtiyacımız yoktur."

TESCİLLİ ATA TOHUMU SAYISI 49'A ÇIKIYOR

Tohumculukta dünyada ilk 5 ülke arasına hızlıca girme konusunda gayretlerin devam edeceğini dile getiren Bakan Yumaklı, “Bu konular üzerinden koskoca bir sektör maalesef yaptıkları karartılarak töhmet altında bırakılıyor. Bir başka konu da ata tohumu. Ata tohumu konusunda biz herkesten daha fazla hassasiyete sahibiz. Bir kere bunun altını çizelim, sadece sözde bu işi yapmıyoruz. Şu ana kadar 37 yerel çeşidi, yani ata tohumunu tescil ettik. 12 çeşidin daha tescil edilmesiyle bu sayı 49'a çıkacak. Bunları korumak ve gelecek nesillere aktarmak da son derece önemli. İşte bu noktada bakanlığımız çok önemli bir misyon üstlenmiş durumda. Bu kapsamda Tohum Gen Bankası ve Ulusal Tohum Gen Bankasında toplam 121 bin 516 tohum örneğini gelecek nesillere aktarmak üzere muhafaza ediyoruz" diye konuştu.

Editör: Cihan Oruçoğlu