Antalya’da Konyaaltı İlçesi’nde Sarısu mevkiinde 782 bin metrekarelik alana kurulan, Türkiye’nin ikinci serbest bölgesi, Antalya Serbest Bölgesi’ne yeri artık dar geliyor. Serbest Bölge’nin işletmesini yürüten ASBAŞ Firması Genel Müdürü Zeki Gürses, Antalya Serbest Bölgesi’nin 2000’lerden itibaren yüzünü yat üretimi ve satış sektörüne dönmesiyle beraber dünyada lüks yat üretiminde ilk sıralara yükseldiğini ve 1 milyar dolarlık ihracat hacmi yakaladıklarını belirterek, “Giderek yat sektörü için cazibe merkezi haline gelen serbest bölgeye bu sektörden talep arttı ancak kapımızı çalan firmalara yer veremiyoruz” dedi.
50’si yat sektöründe olmak üzere 20’si yabancı 87 firmaya ev sahipliği yapan Antalya Serbest Bölgesi, son dönemde rıhtım inşası ve 2 bin tonluk tekneleri denize çekme imkanı sağlayan tekne kaldırma indirme mekanizmalarını da kapsayan 20 milyon dolara yaklaşan yatırımla, Türkiye’de kendi yükleme boşaltma limanı, yat bağlama indirme olan birkaç serbest bölge olma özelliği ile de dikkat çekiyor. Arazi mülkiyeti devlete ait olan Antalya Serbest Bölgesi, metrekaresi yıllık 2.92 dolar olan kira bedelleriyle de yatırımcıların ilgisini çekiyor.
Serbest bölge için yer aranıyor
Yer sıkıntısı nedeniyle Antalya’da sık sık ikinci bir serbest bölgenin kurulması gündeme gelirken ASBAŞ Genel Müdürü Zeki Gürses, 3 yıldır yer aradıklarını ancak Antalya’da yer bulmanın zor olduğunu, boş alanların çoğunun orman olması nedeniyle Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan izin alamadıkları bilgisini verdi. Gürses, mevcut Serbest Ticaret Bölgesi’nin yanında bulunan ve şu anda Toprak Mahsülleri Ofisi’nin kullandığı 80 bin dönümlük arazinin kendilerine tahsisi içinse Ticaret Bakanlığı’nı beklediklerini söyledi.
“1 milyar doları 2 milyar dolar yaparız”
Gürses, halihazırda 1 milyar dolar olan ihracat hacminin, serbest bölge yanındaki yerin tahsis edildiği takdirde 2 katına çıkma potansiyeli olduğunu iddia ederek “Bizim tüm altyapı projelerimiz, çalışmalarımız hazır, sadece bir pürüzün önümüzdeki yıl çözülmesini bekliyoruz” dedi.
Yat sektörünün daha da büyüyerek Antalya’ya geleceğini, 90 metre gibi büyük lüks yatların yapımının Antalya’ya kazandırılması gerektiğini belirten Gürses, “Yanımızdaki arazi tahsis edilirse amacımız sayıca çok firma almak yerine alanı katma değeri yüksek bir şekilde işletmek. Büyük yat yapım projesi yakalamış ancak o kadar büyük yatı barındıracak yeri olmayan yatırımcılarımıza döngüsel olarak alanı vermeyi planlıyoruz. Sizin yatınız var, geldi orayı kullandınız. Işinizi bitirdiniz, çıktınız, ,öbür firma geldi, imal etti, onardı çıktı, diğeri geldi gibi. Üretilen tekne sayını arttırmak hedefimiz”
Yat sektörü Antalya’ya uyumlu
Serbest Bölge’de yat sektörünün gelişmesinin Antalya’nın turizm dokusuyla da uyumlu olduğunu savunan Gürses “Yatlarının onarımı için Antalya’ya gelen yüksek gelir grubundan insanlar ya da bu yat mürettebatı, burada konaklıyor, yiyor içiyor, alışveriş yapıyor. Bu bakımdan turizme katkı veriliyor. İkincisi yat sektörü elektronik, tekstil, ağaç, su tesisatı gibi sektörlerle işbirliği içinde bir imalat sektörü. Dolayısıyla Antalya’dan mal, hizmet alınırken diğer taraftan istihdama da katkı oluyor” dedi.
Mevcut Yönetmelik Antalya Serbest Bölge’nin üzerine uymuyor
İlk serbest bölgeler kurulmaya başlandığında her serbest bölgenin kendi ayrı bağımsız yönetmeliği olduğunu, serbest bölge sayısı arttıkça tek bir yönetmeliğe geçildiğini hatırlatan Gürses, “Hal böyle olunca Antalya Serbest Bölgesi’nin sektörel kümelenmesi ile ege serbest bölgesinin İstanbul’un sektör kümelenmesi farklı. Tek yönetmelik tüm serbest bölgelerin ihtiyaçlarına, koşullarına uymuyor. Başka bir bölgeye uygun olan mevzuat bana uymuyor. Bu tür dokunuşları kendi içimizde çözmeye çalışıyoruz. Serbest Bölge Genel Müdürlüğü ile konuları paylaşıyoruz, kendi içimizde özel izinlerle bazı sorunları çözmeye çalışıyoruz “dedi