Antalya bir turizm kenti olmanın yanında son yıllarda giderek bir expat yani yabancı çalışan ve dijital göçebe  kentine de dönüşüyor. Türkiye’nin 2024 itibariyle dijital göçebelere özel vize imkanı sunmaya başlaması da Antalya’yı bu bakımdan öne çıkaracak gibi görünüyor.

Dijital Göçmenler için ‘hub’lar

Antalya merkezindeki dijital göçmenlerin buluştukları pek çok hub var, yani hem çalışmak hem de sosyalleşmek için kullandıkları merkezler. Bunlardan bir tanesi de  kendisi de önceden dijital göçmen olan ancak Antalya’dan ayrılmasına az bir süre kala, Kaleiçi’ndeki  yat limanı manzaralı terasa sahip dükkanı kiralayıp çalışma alanına (hub) çeviren Alexander Van Den Elsen’ait.  Hollanda uyruğuna sahip Van Den Elsen iş geliştirme uzmanı. Şirketlere ve bireysel girişimcilere pazarlama stratejileri, satış arttırma konusunda koçluk yapıyor. Van Den Elsen, dünyanın pek çok şehrinde dijital göçebe olarak çalışmış, Antalya’yı tercih etme nedeni iklimi, ülkesine yakınlığı, müşterilerinin ağırlıklı olarak bulunduğu Avrupa saat dilimi içinde olmasıymış.

Hem doğasıyla hem de metropol olmasıyla cazip

Antalya’nın Almanca öğretmeni Rosina Ploetz ile de pek çok dijital göçmenin toplandığı bu mekânda tanışıyoruz. Ploetz, Antaya’yı sıcak ikliminin yanı sıra, diğer turistik şehirlerden farklı olarak kışın da canlı bir hayata sahip olması nedeniyle tercih etmiş. “Bodrum, Side, Kaş çok güzel ve sıcak ancak merkez hem doğal güzelliğe sahip hem de bir metropol avantajına sahip, daima canlı, hiç sıkılmıyorsunuz” diyor.

2 buçuk ton sucuk imha edildi 2 buçuk ton sucuk imha edildi

Dmirtry Kulish, Rusya’dan Türkiye’ye dijital göçmen olarak gelmiş. Amerika’daki bir yazılım şirketi için ürün yöneticisi olarak çalışıyor. O da Güney Afrika’dan, Uzak Asya’ya, Amerika’dan Avrupa’ya pek çok kıtada, pek çok şehirde kalmış. Dmirtry Antalya’nın metropol olmasının yanında,  iklim, doğal güzelliklerin yanı sıra bisiklet sevdalısı bir dijital göçmen için uygun olduğunu belirtiyor.

Dijital göçmen vizesi kente daha fazla dijital göçmen getirebilir

Kulish Türkiye’de bu sene uygulanmaya başlayan dijital göçmen vize programının ilk kullanıcılarından biri. 6 ay vizesi olan Kulish, bunun Antalya’da kalmak konusunda üzerindeki vize stresini aldığını söylüyor. Kulish, Antalya’da dijital göçmenlik ile ilgili bilgiler veren bir internet sayfası açarak da, kente daha fazla dijital göçmen çekme konusunda gönüllü bir üye olmuş.  Konyaaltı Belediyesi’nin Kuluçka Merkezi’ndeki toplantılara da katılan Kulish “Bu tür merkezler, sadece yerel değil bizim gibi dijital göçmenleri de kapsayarak destek vermesi çok iyi. Çünkü biz yabancılar burada bir iş fikri geliştirdiğimizde iş ağları oluşturmada, pazar araştırması konusunda desteğe ihtiyaç duyuyoruz. Belediyenin yeni bir uygulaması ancak hep yerele hem de yabancılara açık olması muhteşem” dedi.

Antalya turizm ve tarım şehri olmanın yanında yazılım şehri olabilir

Van Den Elsen de,  seçimler döneminde adayların dijital göçmenleri Antalya’ya çekme konusunda programları olduğunu öğrendiğine çok sevindiğini belirterek “Buraya ne kadar çok dijital göçmen gelirse bu kentin gelişimine o kadar katkı sunacaktır. Antalya şu an turizm ve tarım odaklı bir şehir. Dijital göçmenleri buluşturarak, yeni uluslararası işbirlikleriyle yeni iş fikirleri ile Antalya’nın aynı zamanda bir yazılım kenti haline gelebileceğini düşünüyorum” diyor.

 Dijital göçmenlerin kentten istekleri

Antalya’daki dijital göçmenlerin kentte ihtiyaç duydukları bazı şeyler var. Organik gıdalara ulaşabilecekleri bir organik pazar, Konyaaltı Plajı’nda voleybol sahaları, daha fazla dünya mutfağını temsil eden restoran ve amatör spora yönelik organizasyon, tesis ve imkanları gösteren bir harita.

Editör: Ece Güneş